Publiko ne Turkey - Aktivitete Sociale edhe Defrime - 06 Aug 2016 13:36 - 14
Çılgın bir seçimi arkamızda bıraktık, ve ben de teşekkürler kervanına katıldım. Öncelikle kalbini kırdıklarımdan özür diliyorum, hepinizi çok seviyorum. Ancak maalesef ki bu teşekkür kervanı beni hazin bir hikaye anlatmaya yöneltti.
Senelerden Lise 1. 5-6 yıl falan olmuş yani üzerinden o kadar zaman geçmiş. O zamanlar kimseyle gönül ilişkisi kurmuyor ve hatta kısmetlerimi geri tepiyordum. Bu kısmetlerden birisi sonradan İstanbul Üniversitesinin en güzel üç kızından biri, diğeri pek tatlı bir Emel Sayın gençlik hali oldu adeta. Bunları anlatıp sizi daha da üzmeyeceğim a dostlar. Benim derdim zaten bana yetmekte, olay şudur.
Pek faal siyasi hayatım vardı o dönem (o yaştaki bir bebenin ne kadar olabilirse). Bir gün partide dergi için karikatür çiziyorum, Eylül geldi. Allahım dedim sana inanıyorum. Ağzını zerre yaymadan konuşan, doğuştan çekici, pürüzsüz tenli ve oldukça zeki bu esmer dilberle yaklaşık iki saat bir odada başbaşa kaldık. Ben çiziyorum ancak muhabbet ilerlemiyor. Kız benden bir yaş büyük, hem ezilip büzülüyorum hem okul gömleğimin sararmış manşetlerini saklamakla uğraşıyorum. Ayrılık zamanı geldi ve ne olsa beğenirsiniz a dostlar? O gider gitmez, ben bunu feysten bulurum la ehehe, diyerek internete gireblien pek dandik telefonumu açtım, paket de yoktu kontörden yiye yiye girdim siteye. Aratma yerine gelip Eylül *** yazdım sayfa yenilendi baktım anasayfa duruyor. Son gönderi: Merdo- eylül ***. Durum paylaşmışım bu şekilde sevgili dostlarım. Hemen son kalan kontörümle de onu sildim ve o gün bugündür feysbuk kullanmıyorum.
Partiden çıkıp internet kafede botlara karşı ault açıp bir buçuk saat kadar oynadım ve eve döndüm. O yıl benim kayıp yılımdır.
Senelerden Lise 1. 5-6 yıl falan olmuş yani üzerinden o kadar zaman geçmiş. O zamanlar kimseyle gönül ilişkisi kurmuyor ve hatta kısmetlerimi geri tepiyordum. Bu kısmetlerden birisi sonradan İstanbul Üniversitesinin en güzel üç kızından biri, diğeri pek tatlı bir Emel Sayın gençlik hali oldu adeta. Bunları anlatıp sizi daha da üzmeyeceğim a dostlar. Benim derdim zaten bana yetmekte, olay şudur.
Pek faal siyasi hayatım vardı o dönem (o yaştaki bir bebenin ne kadar olabilirse). Bir gün partide dergi için karikatür çiziyorum, Eylül geldi. Allahım dedim sana inanıyorum. Ağzını zerre yaymadan konuşan, doğuştan çekici, pürüzsüz tenli ve oldukça zeki bu esmer dilberle yaklaşık iki saat bir odada başbaşa kaldık. Ben çiziyorum ancak muhabbet ilerlemiyor. Kız benden bir yaş büyük, hem ezilip büzülüyorum hem okul gömleğimin sararmış manşetlerini saklamakla uğraşıyorum. Ayrılık zamanı geldi ve ne olsa beğenirsiniz a dostlar? O gider gitmez, ben bunu feysten bulurum la ehehe, diyerek internete gireblien pek dandik telefonumu açtım, paket de yoktu kontörden yiye yiye girdim siteye. Aratma yerine gelip Eylül *** yazdım sayfa yenilendi baktım anasayfa duruyor. Son gönderi: Merdo- eylül ***. Durum paylaşmışım bu şekilde sevgili dostlarım. Hemen son kalan kontörümle de onu sildim ve o gün bugündür feysbuk kullanmıyorum.
Partiden çıkıp internet kafede botlara karşı ault açıp bir buçuk saat kadar oynadım ve eve döndüm. O yıl benim kayıp yılımdır.
Financo
Grey WindHadrielKomentimet (14)
bison, will you marry me?
haha komik ya
Dertli merdoğlan alır klavyeyi eline ; B - 4 - 3 - öçöçöçöçöçöçç
aşık olacak gibisin merdo, gözlerinde atıyor kalbin ve bir eylül akşamında yaprak çıtırtılarıyla yürüyorsun
O zaman pirinç
Çok iyi
xd git zıbarsonra elim acıyo, bileğim burkuldu
bilek niye burkuldu anladık
voted
Pirinç