Publiko ne Turkey - Aktivitete Sociale edhe Defrime - 14 Oct 2017 14:22 - 10
Havalar yeni yeni soğumaya başlamış, kadın erkek herkesin burun delikleri ve bacak araları karıncalanmaya başlamıştı. Tam bir hafta önce bugündü...
Ben ve kadim dostum Hakonarson (liseli) Kadıköyde günlük rutinimiz olan kızlara 10 üzerinden puan verme ritüelimizi tamamlamış, bizim eve geçiyorduk. Aklımda Hakonla sevişmenin etiğini sorguluyor ve bir yandan da Berkeyi de (Inarius) alıp uzatma kablosu mu olsak diyordum. Hakon, vapurla geçelim de romantik olsun, dedi. Reddetmedim.
Atladık vapura çıktık dışarı oturduk, ben sigara yasağını, Hakon cebinin astarını deliyordu. Ve o an onu gördüm. Önce gözlerime inanamadım ancak oydu evet o. Elinde bir kitap, kıkır kıkır gülüyordu. Tam da o videodaki gibiydi. Yarim... Doğmamış çocuklarım, heba olmuş yıllarım, son saniye kaçırdığım goller, servis hatalarım, hücum faullerim, kulak mememi geçen favorilerim, tarayıcımın sık kullanılanları... Hepsi film sonu yazı akışı gibi geçti gözümün önünden. Stoya hala oradaydı. Koştum yapıştım koluna, ne gülüyorsun kız kalk kalk kalk dedim kaldırdım. Altında vibratör yoktu, gerçekten keyifliydi demek. Sarıldım boynuna, iki hafta çavuşu tokatlamaya vakit bulamayıp ilk fırsatta sımsıkı yapışırsın ya zamazingoya, o kadar sıkı sarıldım. Nerelerdeydin, dedim. Ya da dur, söyleme, bize gidelim dedim. Hakonla tanıştırmadan önce dostumun elini cebinden çıkarmasını rica ettim, beni kırmadı. Böyle uyumlu dostlarızdır biz, birbirimizi kırmayız, üzmeyiz.
Evin anahtarını Hakona verdim, sen yengenle eve geç ben birkaç DİRİNK alayım annarsın ya, dedim göz kırptım. O da aynı şekilde göz kırparak cevap verdi. Ben de ona gözlerimi kapatıp karşı cevap verdim, sana gözüm kapalı güvenirim dercesine. O da regl sancısı içinde bir kadının yüz ifadesini takınarak bana, yengemizin yanında çükümüz yoktur abi dercesine bakış attı. Biz böyle dostlarızdır işte, birbirimize bile yan gözle bakarız ama yengelerimize asla.
Yüzlük viski ve iki kutu kondom aldım, kasaya yöneldim. Kasiyerin konulu ve davetkar bakışlarını görmezden gelmeye çalışıp eve yollandım. Kapıyı çaldım, anında açıldı. Bu beni şaşırtmadı, çünkü kadim dostum böyledir, aklıma kötü bir şey gelmesine asla izin vermez. Nevaleyi mutfağa salladım. Odama girdiğimde Stoya yatağımın başlığının arkasına bakıyordu. Eğer, dedi, benden başkası hayatına girmiş olsa burası sümük topaklarıyla dolu olurdu, ama belli ki sen çekinmeden etrafa sallamışsın, gururla başımı eğdim. Sadık yarim dedi ve diz çöktü. ağzını açtı, hapşırdı. Yerdeki topağı iğrenmeden eline alıp camdan aşağı salladı. Masum bir buse kondurdum alnına. Hadi, dedim, dostumuzu daha fazla bekletmeyelim.
Kurduk sofrayı, ben adetim olduğu üzere altımda slip donum ve üzerimde çizgili gömleğimle viskimi yudumluyor, eski saadetimize tekrar erişmemizin tadını çıkarıyordum. Ve tüm bunların sonu olacağının habercisi olacakmışçasına kapı çaldı. Hakon bana endişeyle baktı. Biz böyle dostlarız işte, birbirimizi telepatik yolla anlar hatta aynı şeyleri hissederiz, tekrar belirteyim yengelerimiz hariç her şeyi. Kapıyı açmadan önce altıma Dallas Mavericks şortumu giydim. Dirk Nowitzki solak mıydı diye bir düşünce geçti aklımdan, adetim olduğu üzere şans getirsin diye zamazingoyu sola yatırdım ve kapıyı açtım. Bugün gözlerime ikinci kez inanamıyordum. Gelen Sibel Kekilliydi...
Fısıltıyla, ne işin var burada, defol. dedim. Dinlemiyordu, inatçıydı. Onu üzdüğün yetmedi şimdi de evimizi mi basıyorsun, dedim. Stoyam geldi, kim bu amatör, dedi. Bilmiyorum, Almanca sayıklıyor işte diye geçiştirmeye çalıştım ancak arkadan gelen gümbürtüye kafamı çevirdim ve gördüm ki Hakon yerde yatıyordu. Uzun zamandır onu böyle kötü görmemiştim, titriyor, terliyor, sayıklıyordu. Tam ekran, biraz ileri sar, premium üyelik... gibi şeyler söyledi. Başka çare yoktu, hemen Berkeyi aradım.
Berke geldiğinde Hakon sırılsıklam olmuştu, Sibel de öyle... Stoyaya durumu açıklayacak vakit yoktu. Berke adeti olduğu üzere her daim yanında taşıdığı iki fakbadisini yukarı eve çağırdı. Bizi odadan çıkardı. O dörtlü orada o gün ne yaptı hala bilmiyoruz ancak Hakon o gün milli olmuştu. Biz o sırada (Stoya, Sibel ve ben) gömmeli batak oynayıp birbirimize müstechen şakalar yaparak vakit geçirdik. Fakbadilere adeti olduğu üzere Danimarka rozeti verip yolladı Berke. Şimdi evde beş seks müptelası kalakalmıştık. Tarantino filmlerinde sonunda canlı kalmadığından film biter, bizim evde sonunda seks etmeye yer kalmayacak ahlak masası gelecek diye düşündüm. Hakonla Sibel tartışıyordu, bunca zaman sana ulaşmaya çalıştım, hep olumlu yanıt verip hep videolarından yakınmaktan başka bir şey yapmadın benimle, diye veryansın etti dostum. Pornocuydun, geçmişini ben kabul etmeye hazırken sen kendini kabul edemiyorsun, kendini tanıyamıyorsun, gibi oturaklı laflar ediyordu. Gözlerim yaşarmıştı, Stoya biraz handjobla destek attı, sakinleştim.
Neyse, dedim bunları unutalım. Sandalyenin üzerine çıktım. Hakon gözlerini kapadı, zannettiğin gibi değil dedim dur, tekrar açtı. Dostlarım, kardeşlerim, Stoyam, Kumangaardlılar! Artık eski huzurumuza tekrar erişme vaktidir, artık bünyemize ağır gelen vıcık vıcık uzun ilişkilerden kopup her daim flört tadında olan asıl aşkımıza, bluğ çağımıza geri dönüş vaktidir! Bunu bir hataya düşüp gerçek aşkı aramak için ilişkimize ara veren Stoya da, kendini tanımaya çalışma seyahatinden dönen Sibel de ve biz Kumanlar da çok iyi anladık. Dostluğumuzun kaidelerine ters düşmese bugün burada orgyden threesomea koşardık biliyorum, ancak çizgimizi bozmayacağız, sizlere inancım tam. Ve bu güzel günün bende uyandırdığı hisler beni yanıltıyor olamaz. Şimdi sizin, değerli dostlarımın huzurunda bir şey yapacağım, dedim. Hepsi gözlerini kapadı, yok öyle değil, açın gözlerinizi dedim açtılar.
Stoyaya yaklaştım, en tatlı mimik kıvrımından öptüm onu ve diz çöktüm. Bacaklarını araladı, gülüp hayır anlamında başımı salladım. Gömleğimin cebinden çıkardım kutuyu, açtım kapağını ve dedim ki: Evlen benimle Stoya. Biz seviştikçe borsa çalkalansın, dolar kuru dalgalansın, dört büyükler küme düşsün, Trump suikaste kurban gitsin, ardından Kuzey Kore haritadan silinsin, Berke komünist, Hakon çomar olsun, bizim sevişmemiz son bulmasın. Ne dersin dedim. Cevap verdi: Ben evliyim Merdo...
Devam Edecek...
Ben ve kadim dostum Hakonarson (liseli) Kadıköyde günlük rutinimiz olan kızlara 10 üzerinden puan verme ritüelimizi tamamlamış, bizim eve geçiyorduk. Aklımda Hakonla sevişmenin etiğini sorguluyor ve bir yandan da Berkeyi de (Inarius) alıp uzatma kablosu mu olsak diyordum. Hakon, vapurla geçelim de romantik olsun, dedi. Reddetmedim.
Atladık vapura çıktık dışarı oturduk, ben sigara yasağını, Hakon cebinin astarını deliyordu. Ve o an onu gördüm. Önce gözlerime inanamadım ancak oydu evet o. Elinde bir kitap, kıkır kıkır gülüyordu. Tam da o videodaki gibiydi. Yarim... Doğmamış çocuklarım, heba olmuş yıllarım, son saniye kaçırdığım goller, servis hatalarım, hücum faullerim, kulak mememi geçen favorilerim, tarayıcımın sık kullanılanları... Hepsi film sonu yazı akışı gibi geçti gözümün önünden. Stoya hala oradaydı. Koştum yapıştım koluna, ne gülüyorsun kız kalk kalk kalk dedim kaldırdım. Altında vibratör yoktu, gerçekten keyifliydi demek. Sarıldım boynuna, iki hafta çavuşu tokatlamaya vakit bulamayıp ilk fırsatta sımsıkı yapışırsın ya zamazingoya, o kadar sıkı sarıldım. Nerelerdeydin, dedim. Ya da dur, söyleme, bize gidelim dedim. Hakonla tanıştırmadan önce dostumun elini cebinden çıkarmasını rica ettim, beni kırmadı. Böyle uyumlu dostlarızdır biz, birbirimizi kırmayız, üzmeyiz.
Evin anahtarını Hakona verdim, sen yengenle eve geç ben birkaç DİRİNK alayım annarsın ya, dedim göz kırptım. O da aynı şekilde göz kırparak cevap verdi. Ben de ona gözlerimi kapatıp karşı cevap verdim, sana gözüm kapalı güvenirim dercesine. O da regl sancısı içinde bir kadının yüz ifadesini takınarak bana, yengemizin yanında çükümüz yoktur abi dercesine bakış attı. Biz böyle dostlarızdır işte, birbirimize bile yan gözle bakarız ama yengelerimize asla.
Yüzlük viski ve iki kutu kondom aldım, kasaya yöneldim. Kasiyerin konulu ve davetkar bakışlarını görmezden gelmeye çalışıp eve yollandım. Kapıyı çaldım, anında açıldı. Bu beni şaşırtmadı, çünkü kadim dostum böyledir, aklıma kötü bir şey gelmesine asla izin vermez. Nevaleyi mutfağa salladım. Odama girdiğimde Stoya yatağımın başlığının arkasına bakıyordu. Eğer, dedi, benden başkası hayatına girmiş olsa burası sümük topaklarıyla dolu olurdu, ama belli ki sen çekinmeden etrafa sallamışsın, gururla başımı eğdim. Sadık yarim dedi ve diz çöktü. ağzını açtı, hapşırdı. Yerdeki topağı iğrenmeden eline alıp camdan aşağı salladı. Masum bir buse kondurdum alnına. Hadi, dedim, dostumuzu daha fazla bekletmeyelim.
Kurduk sofrayı, ben adetim olduğu üzere altımda slip donum ve üzerimde çizgili gömleğimle viskimi yudumluyor, eski saadetimize tekrar erişmemizin tadını çıkarıyordum. Ve tüm bunların sonu olacağının habercisi olacakmışçasına kapı çaldı. Hakon bana endişeyle baktı. Biz böyle dostlarız işte, birbirimizi telepatik yolla anlar hatta aynı şeyleri hissederiz, tekrar belirteyim yengelerimiz hariç her şeyi. Kapıyı açmadan önce altıma Dallas Mavericks şortumu giydim. Dirk Nowitzki solak mıydı diye bir düşünce geçti aklımdan, adetim olduğu üzere şans getirsin diye zamazingoyu sola yatırdım ve kapıyı açtım. Bugün gözlerime ikinci kez inanamıyordum. Gelen Sibel Kekilliydi...
Fısıltıyla, ne işin var burada, defol. dedim. Dinlemiyordu, inatçıydı. Onu üzdüğün yetmedi şimdi de evimizi mi basıyorsun, dedim. Stoyam geldi, kim bu amatör, dedi. Bilmiyorum, Almanca sayıklıyor işte diye geçiştirmeye çalıştım ancak arkadan gelen gümbürtüye kafamı çevirdim ve gördüm ki Hakon yerde yatıyordu. Uzun zamandır onu böyle kötü görmemiştim, titriyor, terliyor, sayıklıyordu. Tam ekran, biraz ileri sar, premium üyelik... gibi şeyler söyledi. Başka çare yoktu, hemen Berkeyi aradım.
Berke geldiğinde Hakon sırılsıklam olmuştu, Sibel de öyle... Stoyaya durumu açıklayacak vakit yoktu. Berke adeti olduğu üzere her daim yanında taşıdığı iki fakbadisini yukarı eve çağırdı. Bizi odadan çıkardı. O dörtlü orada o gün ne yaptı hala bilmiyoruz ancak Hakon o gün milli olmuştu. Biz o sırada (Stoya, Sibel ve ben) gömmeli batak oynayıp birbirimize müstechen şakalar yaparak vakit geçirdik. Fakbadilere adeti olduğu üzere Danimarka rozeti verip yolladı Berke. Şimdi evde beş seks müptelası kalakalmıştık. Tarantino filmlerinde sonunda canlı kalmadığından film biter, bizim evde sonunda seks etmeye yer kalmayacak ahlak masası gelecek diye düşündüm. Hakonla Sibel tartışıyordu, bunca zaman sana ulaşmaya çalıştım, hep olumlu yanıt verip hep videolarından yakınmaktan başka bir şey yapmadın benimle, diye veryansın etti dostum. Pornocuydun, geçmişini ben kabul etmeye hazırken sen kendini kabul edemiyorsun, kendini tanıyamıyorsun, gibi oturaklı laflar ediyordu. Gözlerim yaşarmıştı, Stoya biraz handjobla destek attı, sakinleştim.
Neyse, dedim bunları unutalım. Sandalyenin üzerine çıktım. Hakon gözlerini kapadı, zannettiğin gibi değil dedim dur, tekrar açtı. Dostlarım, kardeşlerim, Stoyam, Kumangaardlılar! Artık eski huzurumuza tekrar erişme vaktidir, artık bünyemize ağır gelen vıcık vıcık uzun ilişkilerden kopup her daim flört tadında olan asıl aşkımıza, bluğ çağımıza geri dönüş vaktidir! Bunu bir hataya düşüp gerçek aşkı aramak için ilişkimize ara veren Stoya da, kendini tanımaya çalışma seyahatinden dönen Sibel de ve biz Kumanlar da çok iyi anladık. Dostluğumuzun kaidelerine ters düşmese bugün burada orgyden threesomea koşardık biliyorum, ancak çizgimizi bozmayacağız, sizlere inancım tam. Ve bu güzel günün bende uyandırdığı hisler beni yanıltıyor olamaz. Şimdi sizin, değerli dostlarımın huzurunda bir şey yapacağım, dedim. Hepsi gözlerini kapadı, yok öyle değil, açın gözlerinizi dedim açtılar.
Stoyaya yaklaştım, en tatlı mimik kıvrımından öptüm onu ve diz çöktüm. Bacaklarını araladı, gülüp hayır anlamında başımı salladım. Gömleğimin cebinden çıkardım kutuyu, açtım kapağını ve dedim ki: Evlen benimle Stoya. Biz seviştikçe borsa çalkalansın, dolar kuru dalgalansın, dört büyükler küme düşsün, Trump suikaste kurban gitsin, ardından Kuzey Kore haritadan silinsin, Berke komünist, Hakon çomar olsun, bizim sevişmemiz son bulmasın. Ne dersin dedim. Cevap verdi: Ben evliyim Merdo...
Devam Edecek...
Financo
Kon SamaZaganos PashaZaganos PashaTyraelxEserx1905xEserx1905HadrielKomentimet (10)
Okumadım ama kesin komiktir
bana pek inandırıcı gelmedi açıkçası
Tanrı zamazingolarımızı korusun
Sakallı_merdo_liseli_süt_gibi_hakana_kök_söktürüyor.mp4
Camdan_izleyen_berke_cimaya_uzuvu_vasıtasıyla_katılıp_renk_katıyor.mp4
Okudum tebessum ettim votturdum o7
Bu d0ru mu
o7
Kesinlikle yazılan her kelime doğrudur. Bizzat evi basan ahlak masası komiseri olarak, sibeli ve şiveli Türkçesini ve de stoya bacimizi bu ahlaksizlarin elinden kurtardık.
Vay be, bi tek ben böyle şeyler yaşamıyorum sanırım.
Universite gunlerim geldi aklima hey cilgin gunler :p