Nereden başlayacağımı bilmesem de artık çokta önemi olmadığının farkındayım. Burada çok fazla arkadaş edinmedim, daha çok kendi çapımda oynadım, bu tarz oyunları daha önceden oynamadığımdan bilmiyordumda bu oyunun nasıl oynanılacağını. Hatalar yaptım öğrendim bir şekilde. Oyunun siyasi yapısını uzun bir süre inceledim ve benlik bir iş olduğuna karar verip girdim siyasete. Amacım öğrenip güven kazanıp uzun bir süre siyasette kalarak temiz bir iş yapmaktı ülke için fakat şerefsizin biri gelip bana şu ana kadar olmuş yada olacak tüm güveni silip gidene kadar.

Bir söz vermiştim kabine kurup aday olarak çıktığımızda, demiştim ki kabinemden bir kişi hırsızlık, fortum yaparsa bunu cebimden karşılayacam diye. O zaman için bildiğim kadarıyla eTr nin gördüğü en büyük soygun 2k altın soygunuydu, ben buna dayanarak verdim o sözü ve bu tekrar bile olsa bunu karşılayabileceğimi düşünüyordum gerekirse 1-2 ay çalışarak. Sözümü tutamadım,  oyun da olsa bir emek söz konusu ve vicdani olarak hiç rahat olmadığımdan ötürü önceden de belirttiğim gibi yeni başkan için defterleri düzenleyip rayına oturttuktan sonra oyunu bırakma kararı aldım.

Bırakmadan önce tüm şirketlerimi ucuz fiyattan satışa sundum ve dağıttım. Elimde bulunan tüm silahları etkinliklerde dağıtılsın diye msb ye, 60k enerjiyi ise meb e bağışladım. Şirketlerden gelen altın ve nakit parayı ise devlete bağışlıyorum. Tam hesaplamamakla birlikte bağış değeri toplamı 1-1.2k altının üzerinde olması gerekiyor. Çam sakızı çoban armağanı gibi kalıyor çalınan paranın yanında fakat elimden gelen maksimum telafi, gücümün yettiği son sınır budur.

Son kez belirtmek isterim ki bu olayda malum şahıs dışında kabineden kimsenin bir en ufak bir suçu yoktur. İleriki dönem seçimleri için bu oyuncular üzerinde bu olayla ilgili şüphe kalmaması açısından belirtmek istiyorum.

Hakkınızı helal edin.